Uzmanlık Öğrencisi Açısından Uzmanlık Eğitimi

Uzmanlığa hazırlık süreci olarak nitelendirebileceğimiz asistanlık sürecinde ‘asistan doktor’ unvanı ile çalışmaktayız. Bu süreç her ne kadar primer sorumluluk almadığımız ve hocalarımızın yönetimine göre çalıştığımız bir dönem olsa da aslında yürünen yol itibariyle temel amaç uzman doktor unvanını aldıktan sonra kendine yetebilme ve hasta-doktor açısından en optimum uygulamaları yapmaya çalışmaktır. Bu düşünce yapısı nedeniyle her yeni gelen asistanın kafasında belli başlı bazı sorular olmaktadır. Bunlar asistanlık sürecindeki eğitim durumu, hasta sayısı, yaşanılan ortam, vaka çeşitliliği, asistanlar arası ilişkiler şeklinde uzayıp gitmektedir.  Özellikle cerrahi branşlarda asistanların primer vaka yapma sayısı da bu soruların başında gelmektedir.

Bu süreçlere kendimizi hazır hissedebilmemiz elbette ki asistanlık döneminde aldığımız teorik-pratik eğitimle ve kendi azmimizle paralel gitmektedir. Asistanlık süreci ülkemizin hiçbir yerinde hiç bir branşta ‘kolay’ olarak nitelendirilecek bir süreç değildir. Yoğun çalışma saatleri, ülkemizdeki hasta sayısı, çalıştığımız kurumun hasta kapasitesi gibi asistan doktorun dışında kalan faktörler bu eğitim sürecini zorlaştırabilmektedir. Ancak bu durumların motivasyonumuzu kırmasına izin vermemeliyiz. Bilmeliyiz ki bizden önce de bu eğitimi almış olan ve bizden sonra da bu eğitimi alacak olan meslektaşlarımız vardır.  Önemli olan çalışmalarımızdan, günlük klinik pratiklerimizden en yoğun biçimde deneyim elde etmeye çalışmaktır. Bu deneyim bizzat deneyimleyerek olduğu gibi yaşanan süreçlerden kendimize ders çıkarmak şeklinde de olabilmektedir.  Bu metodoloji ile çalışmak-düşünmek, ileride uzmanlık hayatında hastalarımızı kendi sorumluluğumuz altında takip ederken hasta-doktor ilişkisi-yönetimini optimum seviyeye taşımamızı sağlayacaktır.  

Dr. İrem Eren

5. Yıl Asistanı

Asistan Hekimin Uzmanlık Eğitiminden Beklentileri,

Tıpta Uzmanlık Eğitimi, kişinin özellikle stajyerlik ve intörnlük dönemlerinde tanıma imkanı bulduğu klinikleri kendi ilgi ve yetenekleri doğrultusunda değerlendirip kendisi için maddi ve manevi olarak en uygun olduğunu düşündüğü bölümü seçmesiyle başlayan bir süreçtir. Kişinin bu bölümü seçip amaçları doğrultusunda çalışma zorunluluğunun yanı sıra sürecin nasıl işleyeceğini önceden bilmesi güçtür.

Bu doğrultuda Kulak Burun Boğaz Hastalıkları’nın öncelikle bir cerrahi branş olduğu ve duygusal dayanıklılığın şart olduğu unutulmamalıdır. Bu disiplinde hiyerarşik bir düzen içerisinde usta-çırak ilişkisi ön planda tutularak kişinin iş ve eğitim hayatını bir arada götürmesi esas alınmaktadır. Ayrıca sağlık sisteminin hekime yüklediği yükler ve iş hayatının zorluklarının yanında kişinin kendi eğitim hayatının aksamaması amacıyla da çaba sarf etmek zorunda olduğu göz önünde tutulmalıdır.

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları’nın klinik ve cerrahi açıdan oldukça geniş spektrumdaki hastalıkları ele alması ve bu nedenle kişilerin ön planda daha çok ilgi duyup daha yetenekli olduklarını düşündükleri konular hakkında yönelimlerini belirlemeleri oldukça büyük bir avantaj olmaktadır. Öyle ki kliniğimizde de timpanomastoid cerrahi, endoskopik sinüs cerrahisi, endolarengeal cerrahi, fasiyal plastik cerrahi, baş boyun cerrahisi gibi çok çeşitli cerrahiler oldukça farklı teknikler kullanılarak alanında uzman eğitimcilerimiz tarafından yapılmaktadır.

Bu eğitim süreci içerisinde hasta ile iletişim kurma becerisi kazanmak, basamak basamak genel baş boyun anatomisi ve fizyolojisine hakim olmak, hastalıkları tanımak, genel KBB muayenesini uygun bir şekilde yaparak hastalıklara tanı koymak ve tedavi sürecine yönelik fikir sahibi olmak, en basit cerrahi girişimlerden başlayarak kendi başına ameliyat yapabilecek kapasiteye ulaşmak; bununla birlikte akademik kadroların bilgi, birikim ve tecrübelerinden yararlanarak bu süreçten en donanımlı şekilde çıkmak asistan hekimler için temel gaye olmaktadır.

Anlatılanlar ışığında kliniğimizin kapıları tüm adaylarımıza açık olmakla birlikte kişinin beklentileri doğrultusunda avantaj ve dezavantajları da öncelikli olarak değerlendirmesi ve bunlara uygun olarak seçimini yapması daha doğru olacaktır.

 

Dr. Kaan Mutlu 

1.  Yıl Asistanı